Panik atak toplumun yüzde dördünde görülen, özellikle kadınlarda erkeklere göre dört kat daha fazla görülen sıkıntılı bir durum. kaygıyla, korkuyla birden başlayan bir durum. Bunaltı, sıkıntı, terleme, çarpıntı, ölüm korkusu, nefes darlığı, nefesin yetmemesi gibi belirtilerle ortaya çıkmakta. Aslında bu panik atak hali kişinin kendi kendine yaptığı olumsuz bir hipnoz halidir. Hipnoz çünkü kişi daha önce hissettiği olumsuz duygularla tekrar tekrar kendini bir çeşit hipnoza sokmaktadır ve bundan bir türlü çıkmamaktadır. Çünkü otomatikleşmiş bütün davranışlarımızın kaynağı kontrolümüzün dışındaki her şeyin kaynağı bilinç altındadır ve oradaki duyguyu hipnoterapiyle çözümleyerek ancak bunlardan özgürleşebiliriz. Bunun tedavisi bu şekilde çok daha kolay olmakta. Genelde bu panik atak aniden başlayıp ortalama on geçmekte ve kişi ciddi bir kaygı, sıkıntı, bunaltı, korku hali yaşamakta. Genelde korku hali bu yalancı bir korku halidir. siz ormanda bir ayıyla karşılaşırsanız bu gerçek bir korkudur ve kaçmak zorundasınız. Bu esnada kanınıza bol miktarda adrenalin hormonu salgılanmakta ve nabzınız hızlanmakta, tansiyonunuz yükselmekte, genelde panik ataktaki kişiler de sanki ormanda ayıyla karşılaşmış gibi tepki göstermekte. Işte bu adrenalin deşarjına, adrenalin salınmasına bağlı çarpıntı, bunaltı, kalp krizi geçiriyor gibi hissedip, nefes darlığı hissedebilmekte ve bunu gerçek bir korku sanmakta ve hep bu tekrar edecek korkusuyla yaşamaktadır. Ya tekrar olursa. Buna biz beklenti bunaltısı diyoruz. Bu olumsuz düşünce sürekli zihnimizde tekrar ederse maalesef bu panik ataklar sürekli Bana başvuran bir danışanımda ilginç bir durum vardı. panik atak şikayetleriyle, bunaltıyla, sıkıntıyla, özellikle Boğaziçi Köprüsü'nden, boğazdaki köprülerden geçerken bu durumu yaşadığını söylemişti. Onunla yaptığımız hipnoterapi çalışmalarında olayın ilk ortaya çıktığı ana götürdüm kendisini. Ve Boğaziçi Köprüsü'nden geçerken bir telefon aldığını ve en yakın arkadaşının işte bir kaza sonucu, direksiyon başında uyuyarak bir kaza geçirdiğini ve öldüğünden bahsetti. Ve o esnada yaşadığı bunaltıyı, sıkıntıyı anlattı. Bunu hipnoz esnasında bulduktan sonra o duygunun anlamını değiştirerek onu tedavi ettim ve artık köprülerden rahatça geçebilmekte. Çünkü o esnada ya ben de kontrolümü kaybedersem, ya arkadaşım gibi ben de uyursam, onun gibi olursa düşünceleri o kadar çok zihninden geçiyormuş ki Bu artık kontrol edemediği ataklar geçirmesine neden olmuş. Işte hipnoterapi bilinçaltındaki gerçek nedeni olarak bataklığı kurutarak tedaviyi sağlar. Yoksa sivrisinekleri öldürerek onlarla başa çıkamayız. Bataklık orada duruyorsa ve bilinçaltındaki bu kayıtlar sürekli oradaysa sürekli bize sorunlar çıkaracaktır. Yani aslında panik atak hali, kişinin kendi kendine yaptığı olumsuz bir hipnozdur. Hipnoterapiyle hipnoz destek Tedavilerle, psikoterapiyle bunlar ortadan kaldırılabilir ve kişi özgürleşebilir. Siz de panik atağınızdan hipnoterapiyle özgürleşebilirsiniz.Hoşça kalın.