Beynimiz aldığı bilgileri hem bilinçli düzeyde hem de bilinç dışı düzeyde işlemektedir. Beynin bilinçli kısmı beyin kabuğu dediğimiz korteks dediğimiz kısım faaliyeti sonucu oluşmaktadır. Burası yaklaşık beynin %1’ini oluşturmakta. Ve ortalama olarak, on sekiz yaşına doğru gelişmektedir. Beynin kalan %99’luk kısmı bizim bilinç dışı dediğimiz daha çok bildiğimiz tanımıyla, bilinçaltı dediğimiz bölgedir. Bizim en büyük yanılgımız, bilinçli aklımızla her şeyi çözeceğimizi sanmaktır bence. Çünkü %1 kısmıyla ve on sekiz yaşında gelen kısmıyla bütün sorunlarımızı çözmeye çalışıyoruz. Yani şefi aslında yanlış tanıyoruz. Bilinçli aklımız değil, bilinçaltı, bilinç dışı aklımızdır şef. Bunu, şöyle örnekleyebilirim. Bilinçli yaptığımız on sekiz yaşında mahalleye geliyor ve buraları benden sorulur diyor. Halbuki bilinçaltı doğduğumuzdan beri var ve beynin %99 oluşturuyor. Gerçek şef de orası zaten. Bizim hayatımızı yöneten diğer bilinçaltı, bilinçaltını eğer iyi kullanabilirsek bütün sorunlarımızı çözebiliriz kanaatindeyim. Bu bilinç dışı, bilinçaltı dediğimiz yer beynimizin farkında olmadığımız yanı. Bütün istemsiz beden fonksiyonlarını, bağışıklık sistemini, hormon sistemini kontrol eden yer burası. Bilinç dışı aynı zaman tüm deneyimlerimizi, hatıralarımızı depolamaktan sezgilerimizi, tutumlarımızı kendimiz hakkında düşüncelerimizi ve alışkanlıklarımızı da oluşturmakta. Bilinçli zihin ise daha eleştirel, problem çözerken daha çok analiz yapmaya meyilli. Bu da bazen kararsızlığa ve harekete geçmekte zorluklara neden olabilmekte. Hipnoz altındayken ise bilincin bu analiz yeteneğinden kurtulan bilinçaltı, zihinin telkin alma haline gelmekte ve terapi gerçekleşmektedir.